İki Toplumun Aydını Şemseddin Sami

İnsankültür üreten, yaşadığı dünyayı kültüre dönüştüren bir varlıktır. Kültürüretmek, onun ayırıcı vasfıdır. Taşla kültür üretir, toprakla kültür üretir,renklerle seslerle kültür üretir: binalar kurar, şarkı besteler, resim yapar…Bunun yanında insan dille de/dilde de kültür üretir: şiir yazar, türkü...

Full description

Bibliographic Details
Main Author: Taşdelen, Vefa
Format: Book Part
Language:Turkish
Published: 2017
Subjects:
Online Access:https://avesis.yildiz.edu.tr/publication/details/3afa274a-c148-4b81-8f73-e89cd6a76cce/oai
Description
Summary:İnsankültür üreten, yaşadığı dünyayı kültüre dönüştüren bir varlıktır. Kültürüretmek, onun ayırıcı vasfıdır. Taşla kültür üretir, toprakla kültür üretir,renklerle seslerle kültür üretir: binalar kurar, şarkı besteler, resim yapar…Bunun yanında insan dille de/dilde de kültür üretir: şiir yazar, türkü söyler,masal anlatır, felsefe ve bilim eserleri meydana getirir; böylece doğal dille,doğal olmayan bir dil ortaya koyar. Doğanın malzemelerini kullanarak, doğaya,nasıl ki doğada olmayan kültürü ekliyorsa, aynı şekilde doğal dile de doğalolmayan kesbî lisanı ekler. Lisan-ı kesbî , doğal lisanı kullanarakdilde kültür oluşturmak; dünyayı, hayatı, varoluşu dilde yeniden kurmakdemektir. ŞemseddinSami, modern anlamda, kültür tarihimizdeki ilk dilbilimcidir. Yazdığı eserlerinneredeyse tamamı “lisan” üzerinedir. Lisan konusu merkezinde edebiyat, tarih,coğrafya, kültür ve medeniyet konularına da ilgi duyar. O, dilleri, kültürleriTürkçe merkezinde araştıran, değerlendiren bir dilbilimci, bir aydın, birdüşünürdür. Daha çocukluğundan itibaren, sanki belirli bir işi yapmak içinyetişmiş, neredeyse bir düzineye yakın dili bunun için öğrenmiş; Doğuyu ve Batıyı,dini ve felsefeyi, dili ve edebiyatı, tarihi ve coğrafyayı, sosyolojiyi veantropolojiyi sanki bunun için tahsil etmiştir. Bu geniş kültüre onun yetenekve çalışma azmi de eklenince ortaya aralarında Kamus’ul Alâm , Kamus-ı Türkî gibi dev eserlerin de bulunduğu onlarca eser çıkmıştır. Sami’nin,“Lisan ve Edebiyatımız” başlıklı yazısında lisan-ıhulkî ve lisan-ı kesbî diye birayrıma gittiğini görürüz. Onun dil ve kültür, sanat ve edebiyat, bilim vefelsefe, tarih ve medeniyet konularındaki çalışmalarını bu iki kavramçerçevesinde anlamaya çalışmak olanaklıdır. Şemseddin Sami, bu ayrımı ortayakoyabilmek için başta dilbilim olmak üzere, bilim ve felsefe, sosyoloji ve antropoloji,ilahiyat ve mitoloji, sanat ve edebiyat, tarih ve coğrafya gibi alanlardan da yararlanmıştır.Onun bütün çalışmalarının bu ayrım etrafında şekillendiğini söylemek mümkündür.Biz de bu çalışmamızda, bu iki ...