Atatürk dönemi Türk-Rus ilişkileri

Türkiye ile Rusya arasında yüzyıllardır süren iliskiler içinde çesitli inisler ve çıkıslar yasanmıstır. Türk - Rus savasları iki ülke arasındaki komsulugu zedelemistir. 1917 yılında Rusya'da meydana gelen Bolsevik ihtilâli'yle Çarlık rejiminin yıkılmasından sonra Sovyet Rusya, emperyalizm...

Full description

Bibliographic Details
Main Author: Çolak, Bilgihan
Other Authors: Alp, İlker
Format: Master Thesis
Language:Turkish
Published: Trakya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü 2007
Subjects:
Online Access:http://dspace.trakya.edu.tr/xmlui/handle/trakya/298
Description
Summary:Türkiye ile Rusya arasında yüzyıllardır süren iliskiler içinde çesitli inisler ve çıkıslar yasanmıstır. Türk - Rus savasları iki ülke arasındaki komsulugu zedelemistir. 1917 yılında Rusya'da meydana gelen Bolsevik ihtilâli'yle Çarlık rejiminin yıkılmasından sonra Sovyet Rusya, emperyalizm karsıtı bir tutum izlemistir. Bunun sonucunda da o güne kadar genellikle düsmanca gelismis olan Türk - Rus iliskileri, Batılılar karsısında ortak noktada bulusmustur. Çok zor sartlar altında girisilen Millî Mücadele hareketinin dıs politikasında, Sovyet Rusya'nın özel bir yeri vardır. Mustafa Kemal Pasa, TBMM'nin açılmasından sonra 26 Nisan 1920'de Sovyet Lideri Lenin'e bir mektup göndererek Ulusal Kurtulus Mücadelesi için savas malzemesi ve maddî yardım talebinde bulunmus, emperyalistlere karsı da isbirligi önermistir. Sovyetlerle ilk resmî temas, Mustafa Kemal Pasa'nın bu mektubuyla baslamıstır. Daha sonra 1920'de Bekir Sami Bey, 1921'de de Yusuf Kemal Bey heyetleri Moskova'ya gönderilmistir. Sonuçta, 16 Mart 1921'de taraflar arasında Moskova Dostluk ve Kardeslik Antlasması imzalanmıstır. Bu antlasma, Sovyet Rusya ile yeni Türkiye arasında ilk diplomatik antlasmadır. Batılı devletler Anadolu'da Sevr Antlasması dogrultusunda küçük devletler görmek isterlerken, yeni Türk Devleti, Sovyet Rusya gibi büyük bir devlete Misâk-ı Millî sınırları içindeki büyük siyasal yapısını onaylatarak bu uluslararası oyunu bozmustur. Kurtulus Savası'ndan sonra da iki ülke arasındaki iyi iliskiler sürmüstür. Musul sorununun Türkiye aleyhine çözümlendigi dönemde, iki devlet 17 Aralık 1925'te Dostluk ve Tarafsızlık Antlasması imzalamıslardır. 1919 yılındaki kosullar sebebiyle baslayan emperyalist batıya karsı kader birligi, 1923'ten sonra isbirligine dönüsmüstür. 1936 yılındaki Montrö Konferansı ise Türkiye'nin Rusya ile olan iliskilerinde yeni gelismelerin baslangıcı olmustur. 1919'dan 1938'e kadar Mustafa Kemal Pasa'nın izledigi Sovyet politikası, iki ülke arasında iyi komsuluk ve dostluk iliskilerinin kurulmasını ve devamını saglamıstır. Anahtar kelimeler : Moskova Antlasması, Bolsevik htilali, Kurtulus Savası, Sovyet Rusya, Türkiye Komünist Partisi. There have been positives and negatives in an evoluing relationship which goes back to centruies between Turkey and Russia. Turkish Russian wars damaged the relationship between two neighboring countries. Following the Bolshevik revolution occured in Russia in 1917 and the collapse of the tsarist regime, the Soviet Union pursued an anti-imperialist policy. As a result of this, Turkish ? Russian relations that had been generally developed enemily so far moved forward to a point where they have the common good against the West. The Soviet Union had an important role in the foreign policy of the national struggle movement achieved under very difficult conditions. Mustafa Kemal Pasha requested for equipment and financial help for the national independence struggle on 26 April 1920 after the Turkish Grand National Assembly opened and also suggested a cooperation against the imperialists by sending a letter to the Soviet leader Lenin. The first formal contact with the Soviet Union was started owing to this Mustafa Kemal Pasha?s letter. Later, in 1920 Mr. Bekir Sami's delegations and in 1921 Mr. Yusuf Kemal's delegations were sent to Moscow. In consequence, on 16 March 1921 Moscow treaty of peace and friendship was signed between the two sides. This was the first diplomatic treaty between the Soviet Union and the new Turkish Rpublic. Whereas the Western powers desired to see small states in Anatolia in accordance with Sevres Treaty, the new Turkish Republic ruined this international plan by getting a big state like Soviet Union to approve its political structure within the national borders of Turkey. Friendly relations between two countries was continued also after the War of Independence. In the period that the question of Mosul was solved against Turkey, two countries signed a treaty of neutrality and nonaggression on 17 December 1925. The common good that two countries acted for in opposition to the imperialist West due to the conditions in 1919 turned into a cooperation after 1923. Montreux Convention in 1936 marked a new phase in Turkish Russian relations. The Soviet policy that Mustafa Kemal Pasha pursued from 1919 to 1938 led to the establishment and maintenance of good neighborly and friendly relations between the two countries. Key words : Treaty of Moscow, Bolshevik Revolution, War of Independence, Soviet Union, Turkish Communist Party.