Türk mimari süsleme sanatlarında mitolojik kaynaklı hayvan figürleri (Orta Asya’dan Selçuklu’ya)

Çift başlı kartal, ejder, simurg, siren başta olmak üzere mitolojik kaynaklı hayvan figürlerinin Türk mimari süsleme sanatlarında uygulama alanlarını inceleyebilmek için öncelikli olarak hayvan üslubunun çıkış noktasını, özelliklerini bilmemiz gerekir. Göçebe bir toplumun yaşam tarzını yansıtan bu ü...

Full description

Bibliographic Details
Main Author: Alsan, Şenay
Other Authors: Ersoy, Ayla, Türk Sanatı Anabilim Dalı
Format: Doctoral or Postdoctoral Thesis
Language:Turkish
Published: Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü 2005
Subjects:
Online Access:http://hdl.handle.net/11424/212324
https://katalog.marmara.edu.tr/veriler/yordambt/cokluortam/A/F/F/F/F/T0052281.pdf
Description
Summary:Çift başlı kartal, ejder, simurg, siren başta olmak üzere mitolojik kaynaklı hayvan figürlerinin Türk mimari süsleme sanatlarında uygulama alanlarını inceleyebilmek için öncelikli olarak hayvan üslubunun çıkış noktasını, özelliklerini bilmemiz gerekir. Göçebe bir toplumun yaşam tarzını yansıtan bu üslup İslamiyet öncesi ve sonrasında Orta Asya’dan Anadolu Selçuklu Döneminin sonuna kadar geniş bir uygulama alanı bulmuş, Anadolu Beylikleri Döneminde azalarak Osmanlı Döneminde yok olmuştur. Bozkır dini olarak adlandırılan ve Hayvan Üslubuyla yakından ilişkilendirilen Şamanizmde insanların hayvanlar ile yakın ilişki içinde olduğuna inanılır. Yine mitolojik kaynaklı hayvan figürleri içerisinde yer alan ejder; bozkır kültüründen çıktığı kabul edilen On İki Hayvanlı Türk Takvimi Hayvanlarından biri olup, Türk Sanatında en sık kullanılan motiflerden biridir. Ejder koruyuculuk, ahenk, hareket, gökyüzü, evren, bereket, bolluk verici, hükümdarlıkla ilgili olarak, kudret, güç, iktidar gibi çeşitli sembolik anlamları taşır. Totem olarak kabul edilen çift başlı kartal aynı zamanda pek çok ülkenin armasıdır. Evlenme ve politik birleşme anlamına da gelir. Simurg, Farsça sen (kartal) ve murg (kuş) kelimelerinin birleşmesiyle oluşmuştur. Kelime anlamı, otuz kuştur. Otuz ayrı kuşun özelliklerini taşıdığına inanılır. Siren ise, baş kısmı kadın, belden aşağı kısmı balık şeklinde, elinde bir lir ile canlandırılan kötü ruhlu, deniz kızına benzeyen yaratıklardır.İslamiyet öncesi ve sonrası Türk Sanatında yaygın olarak tek veya çift başlı kartal, ejder figürü daha nadir olarak da simurg ve siren figürleri kale, saray gibi sivil mimaride kullanıldığı gibi, cami, medrese, türbe ve mezar taşlarında süsleme unsuru olarak kullanılmıştır. Taş, alçı, ahşap gibi pek çok malzeme üzerine bolca işlenmiştir.To be able to examine fields of application of the mythologically based animal figures, especially double-headed eagle, dragon, simurg and siren, in Turkish architectural embellishment arts, we primarily need to know the commencement point of the animal form and its characteristics. This form reflecting the life style of a nomadic society found a wide field of application from Central Asia to the end of Anatolian Seljukian Period before and after Islam, and diminished in Anatolian Principality, and vanished in Otoman Period.In Shamanizm which is named she steppe religion and closely related to Animal form, it is believed that human beings are in close relation with animals. For instance, dragon having its place among the mithologically based animal figures is one of the animals in Twelve Animal Turkish Calendar considered to have discerned from the steppe culture, and is one of the most frequently used designs in Turkish Art.Dragon bears varios symbolic mesnings like protectiveness, harmony, movement, sky, universe, abundance, copiousness-bringing; and related to sovereignty, might, force and power. Double-headed eagle deemed as a totem is at the same time a coat of arms of many countries. It also means marriage and political union. Simurg stands for thirty birds in Persian. It is believed to carry the features of thirty separate birds. As for Siren, they are bad-spirited mermaid like creatures, visualized with a lyre in the head, whose head part is in the shape of a woman, and bottom part is a fish.In Turkish Art before and after Islam, commanly single or double headed eagle and dragon figures, and more rarely Simurg and Siren figures were used not only in civil architecture like castles and palaces, but also in mosques, colleges,shrines and tomb stones as an element of embellishment. They were plentifully carved on many materials like stone, plaster and wood.