The Relationship between Communication Competence and Organizational Conflict: A Study on Head of Educational Supervisors

Problem Statement: Since conflict is an organizational phenomenon, its comparison between other organizational variables to find possible associations has been an important research motive. Relevant researchers have found significant correlations between conflict handling strategies of principals of...

Full description

Bibliographic Details
Published in:Eurasian Journal of Educational Research
Main Authors: ÜSTÜNER, Mehmet, KIŞ, Ali
Format: Article in Journal/Newspaper
Language:Turkish
Published: Anı Yayıncılık Eğitim ve Danışmanlık Ltd. Şti. 2014
Subjects:
Online Access:https://dergipark.org.tr/tr/pub/ejer/issue/5161/70214
https://doi.org/10.14689/ejer.2014.56.5
Description
Summary:Problem Statement: Since conflict is an organizational phenomenon, its comparison between other organizational variables to find possible associations has been an important research motive. Relevant researchers have found significant correlations between conflict handling strategies of principals of different genders and school culture, emotional intelligence and conflict management styles, teachers’ self-efficacy beliefs and conflict solution styles. Considering the rapid development of communication and the need for organizations to change, an increase in individual differences between organization members has become inevitable today. This also causes increased conflicts between organization members who are constantly interacting with each other. Poor communication underlies the interpersonal conflicts. The degree of interpersonal communication significantly determines the organizational performance and information transmission. Each education organization, like other organizations, is composed of people with different personalities, perceptions, attitudes, value judgments, personal goals, and expectations. Individual differences cause some problems. Solution of the problems seems to be closely associated with communication competence organization members have. Purpose of Study: This study investigates the relationship between communication competences and organizational conflict levels of heads of competence predicts organizational conflict. Methods: This associational study was conducted on 217 educational supervisors working in head departments of educational supervisors in eight cities of Turkey. Data were collected using “Communication Competences Scale” and “Organizational Conflict Scale”. Findings and Results: Results indicated that heads of educational supervisors mostly exhibit communication competences including the components of empathy, social relaxation and support behaviors. Educational supervisors also stated that they sometimes experience organizational conflict including the components of intergroup, between groups and personal conflict in their head departments. A negative moderate level of correlation was found between communication competence and organizational conflict levels of heads of educational supervisors. And communication competence was found to predict organizational conflict significantly. Additionally, it was found that empathy competence, one of the communication competences, is a significant predictor of intergroup and personal conflict, and support competence is a significant predictor of within group conflict. Also it was found that social relaxation competence as one of the components of communication competence is not a significant predictor of any of the components of organizational conflict. Conclusions and Recommendations: This study provides new insight into the effects of communication competence on conflict management in educational organizations and is of value to educational leaders,managers, and other conflict management specialists. Problem Durumu: Denetimi, eğitimde gözetme yollarından biri olarak gören Bursalıoğlu (1994, s:129) kamu yararı adına davranışı kontrol yöntemi olarak tanımlamaktadır. Bunun yanı sıra denetimi uyumu sağlamanın bir gereği olarak düzenleyici mekanizmalardan en çok kullanılanı olarak da nitelendirmektedir. Denetim, örgütsel eylemlerin kabul edilen amaçlar doğrultusunda, saptanan ilke ve kurallara uygun olup olmadığının anlaşılması süreci olarak da tanımlanmaktadır. Denetimin temel amacı örgütün amaçlarının gerçekleştirilme derecesini saptamak, daha iyi sonuç alabilmek için gerekli önlemleri almak ve süreci geliştirmektir (Aydın, 2000, 11). Eğitim denetçilerinin rolleri konusunda, rol oluşumundaki değişkenlerden kaynaklanan farklı rol sınıflandırmaları üzerinde duran Başar (2000, 39) denetçi rollerini görev, süreç ve davranış boyutlarını kapsayacak biçimde liderlik, yöneticilik, rehberlik ve yardım, eğiticilik, araştırma ve soruşturma rolleri olarak belirtmektedir. Diğer iş görenler gibi eğitim denetçilerinin de rollerinin gereklerini yerine getirebilmeleri için bazı yeterliklere sahip olmaları gerektiği üzerinde durulmaktadır. İletişim yeterliği: Rickheit, Strohner ve Vorwerg’e (2008, 18) göre iletişim yeterliği kavramı 1960’lı yıllarda Dell Hymes tarafından, iletişimde konuşma dili yeterliğinden ziyade gramer kuralları bilgisini vurgulamak için kullanılmıştır. Onlara göre, Wiemann (1977), Spitzberg ve Cupach (1984/1989) iletişim yeterliği kavramının kapsamının geliştirilmesinde önemli katkılarda bulunmuşlardır. Wiemann (1977) tarafından yapılan çalışmada iletişim yeterliği yaklaşımlarının tgrup, sosyal beceri, ve kendini ifade etme yaklaşımları olarak üç grupta ele alınabileceği vurgulanmaktadır. Wiemann (1977) iletişim yeterliğini “ iletişimde olan bir bireyin iletişimin amaçlarına ulaşma doğrultusunda durumun özelliklerini de dikkate alarak uygun davranışı seçme becerisi” olarak tanımladıktan sonra, iletişim yeterliğinin yakın ilişki (affiliation/support), sosyal rahatlık (social relaxation), empati (empathy), davranışsal esneklik (behavioral flexibility) ve etkileşim yönetimi (interaction management) olmak üzere beş temel alana ilişkin becerilerin bileşiminden meydana geldiğini belirtmiştir. Rubin ve Martin(1994), kişilerarası iletişim yeterliğini kendini açma(self-disclosure), empati (empathy), sosyal rahatlık(social relaxation), girişkenlik(assertiveness), etkileşim yönetimi(interaction management), diğeri-odaklılık (altercentrism), dışa vurumculuk (expressiveness), destekleyicilik (supportiveness), samimiyet(immediacy) ve çevresel kontrol(environmental control) boyutlarında ele almışlardır. Hoy ve Miskel (2010, 347) iletişim yeterliğini iletişim kuran kişinin sahip olduğu bir takım beceri ve kaynaklar olarak ele almaktadırlar. Bu kapsamda iletişim yeterliğine sahip bireylerin gönderme, dinleme ve geribildirim becerilerine sahip olması gerektiğini vurgulamaktadırlar. Örgütsel Çatışma: Örgütsel çatışmanın tanımı farklı şekillerde yapılmıştır. Çatışmanın temelinde tarafların çatışmayı algılaması, muhalefet, zıtlık, engelleme ve çıkarlarıyla amaçları uyumsuz görünen iki ya da daha fazla tarafın bulunması gereklidir (Aydın, 2000, 292). Çatışma, taraflardan birinin diğerinin çabalarını etkisizleştirmek için yaptığı bir girişimdir (Robbins, 1994, 220). Örgütsel çatışma, bağdaştırılamaz ayrılıkları ya da uzlaşmaz özellikleri olan iş görenler ve kümeler arasındaki etkileşim durumudur. Bir birleriyle etkileşen kişilerin çatışma davranışı, bilişsel ve duygusal güçlerini etkileyen olaylara ve çelişkilere karşı yaptıkları bir tepkidir (Başaran, 2004, 323). Çatışmanın tanımı ne şekilde yapılırsa yapılsın anlaşmazlık, zıtlaşma, uyumsuzluk ve birbirine ters düşme çatışmanın temel unsurlarıdır. İnsanın etkileşim halinde olduğu toplumsal yaşamda çatışma kaçınılmaz bir olgudur (Bursalıoğlu, 2002, 155; Karip, 2003, 1; Şimşek, Akgemci, Çelik, 2001, 238). Çatışmanın olmadığı bir örgüt ölüdür. Yaşayan, etkililiği devam eden örgütlerde çatışmaların varlığı kaçınılmazdır ve doğaldır (Açıkalın, 1998, 107). İletişimin hızla geliştiği ve değişimin örgütler için zorunlu olduğu günümüzde örgüt üyeleri arasındaki bireysel farklılıkların artması kaçınılmaz olmuştur. Bu durum sürekli etkileşim halinde bulunan örgüt üyeleri arasında çatışmaların artmasına neden olmaktadır (Karip, 2003, 1). İnsanlar arasında ortaya çıkan çatışmaların temelinde zayıf iletişim yatmaktadır. Bireyler arasında var olan iletişimin derecesi örgütün performansını ve bilgilerin aktarılmasını önemli ölçüde etkiler (Robbins, 1994, 141). Araştırmanın Amacı: Bu araştırmanın amacı eğitim müfettişlerinin görüşlerine göre, eğitim müfettişleri başkanlarının iletişim yeterliği ile örgütsel çatışma arasındaki ilişki düzeyini belirlemektir. Araştırmanın Yöntemi Çalışma Grubu: Araştırmanın çalışma grubunu 2009–2010 öğretim yılında, Adıyaman, Diyarbakır, Hatay, Kayseri, Malatya, Kahramanmaraş, Tokat ve Şanlıurfa Milli Eğitim Müdürlükleri, Eğitim Müfettişleri Başkanlıklarında görevli 217 eğitim müfettişi oluşturmaktadır. Bu illerde görev yapan toplam 446 eğitim müfettişinin tamamına ölçme araçları ulaştırılmasına rağmen 217 eğitim müfettişi araştırmaya katılmıştır. Veri Toplama Araçları: Eğitim müfettişlerinin görüşlerine göre eğitim müfettişleri başkanlarının iletişim yeterliği ile örgütsel çatışma arasındaki ilişki düzeyini belirlemeyi amaçlayan bu araştırmada, Wiemann (1977) tarafından geliştirilen “iletişim yeterliği ölçeği-İYÖ” (Communicative Competence Scale) ve Rahim tarafından geliştirilen “örgütsel çatışma ölçeği-ÖÇÖ”(Rahim Organization Conflict Inventory; ROCI-I) ölçeklerinin Topluer(2008) tarafından yapılan Türkçe uyarlamaları kullanılmıştır. Verilerin Çözümlenmesi: Araştırmada elde edilen verilerin analiz edilmesinde betimsel istatistikler ve doğrusal regresyon analizi kullanılmıştır. Ortalama puanların değerlendirilmesinde her bir ölçeğin alt ölçeklerinden alınan ortalama puanlar hesaplanmıştır. Araştırmanın Sonuçları ve Önerileri: Eğitim müfettişleri başkanlıkları her ilde milli eğitim müdürlüğü bünyesinde, eğitim müfettişi başkanı, başkan yardımcıları, eğitim müfettişleri ve ilgili diğer memurlardan oluşan bir birim olarak belirlenen amaçlar doğrultusunda işleyişte bulunmaktadır. Bu birimlerin başkanlarının iletişim yeterlikleriyle birimlerde ki örgütsel çatışma arasındaki ilişkinin araştırıldığı bu araştırma sonucunda, eğitim müfettişi başkanlarının, iletişim yeterliğinin bileşenlerinden olan empati, sosyal rahatlık ve desteklemeye ilişkin davranışları “çoğu zaman” göstermekte oldukları gözlenmiştir. Bu bulgu Mulla (2008) tarafından da desteklenmektedir. Bununla birlikte eğitim müfettişleri başkanlıklarındaki grup içi çatışma, gruplar arası çatışma, kişisel çatışma ve toplam örgütsel çatışma miktarının da “bazen” düzeyinde olduğu gözlenmiştir. Önceki araştırma bulguları da bir liderin iletişim yeterliğinin kaliteli bir lider-üye ilişkisi için önşart olduğunu ortaya koymaktadır. (Flauto, 1999; Kinnick, 2005; Myers and Kassing, 1998; Payne, 2005). İletişim yeterliğinin örgütsel çatışmayı yordama düzeyine ilişkin olarak yapılan analiz sonucunda, iletişim yeterliği ile örgütsel çatışma arasında kısmi korelasyonun negatif yönlü ve orta düzeyde (r=-.619) olduğu görülmüştür. İletişim yeterliği değişkeni, örgütsel çatışma puanı ile orta düzeyde ve anlamlı bir ilişki göstermektedir (R= .619, R2 = .383, p< .01). İletişim yeterliği değişkeni örgütsel çatışmadaki toplam varyansın yaklaşık % 39’nu (R2 = .383) açıklamaktadır. Bu bulguya göre, örgütsel çatışma üzerinde iletişim yeterliği manidar ve ters yönlü bir etki değişkenidir. Bu bulgu öğretmenler (Şahin, 2010) sporcular (Haselwood et al., 2005) ve işletme öğrencileri (Gross and Guerrero, 2000) üzerine yapılan araştırma bulgularıyla da desteklenmektedir. İletişim yeterliği bileşenlerinden olan empati ile gruplar arası çatışma arasında negatif yönlü ve düşük düzeyde (r=-.206), sosyal rahatlık ile gruplar arası çatışma arasında negatif yönlü ve düşük düzeyde(r=-.051), destekleme ile gruplar arası çatışma arasında pozitif yönlü ve düşük düzeyde (r=.039) bir ilişkinin olduğu gözlenmiştir. Empati, sosyal rahatlık ve destekleme değişkenleri, gruplar arası çatışma puanı ile orta düzeyde ve anlamlı bir ilişki göstermekte(R=.580) ve gruplar arası çatışmanın yaklaşık ’nü açıklamaktadır. Empatinin gruplar arası çatışma üzerinde önemli (manidar) bir yordayıcı ve ters yönlü bir etki değişkeni olduğu gözlenmiştir. Eğitim müfettişleri başkanlarının insanları konuşmaya teşvik etmesi, onları girişimlerinde desteklemesi, onları anlamaları ve bunu hissettirmeleri, samimi, sakin ve dikkatli bir dinleyici olmaları, iyi geçinmesi ve uyumlu olması gibi davranışlarının gruplar arası çatışma miktarı ile negatif yönlü bir ilişki gösterdiği görülmektedir. Gruplar arası çatışma miktarının azaltılması gerektiği bir durumda eğitim müfettişleri başkanlarının empatik davranışlar sergilemeye özen göstermeleri önerilebilir. İletişim yeterliği bileşenlerinden olan empati ile grup içi çatışma arasında pozitif yönlü ve düşük (r=-.024), sosyal rahatlık ile grup içi çatışma arasında sıfır düzeyinde (r=.000), destekleme ile grup içi çatışma arasında negatif yönlü ve orta düzeyde(r=- .379) bir ilişkinin olduğu gözlenmiştir. Empati, sosyal rahatlık ve destekleme değişkenleri, grup içi çatışma puanı ile orta düzeyde ve anlamlı bir ilişki göstermekte(R=.477) ve gruplar arası çatışmanın yaklaşık ’nü açıklamaktadır. Desteklemenin gruplar içi çatışma üzerinde önemli (manidar) bir yordayıcı olduğu görülmüştür. Buna göre gruplar içi çatışma üzerinde destekleme yeterliğinin manidar ve ters yönlü bir etki değişkeni olduğu görülmüştür. Eğitim müfettişleri başkanlarının iletişimde destekleyici davranışlar sergilemeleri, örneğin, iyi bir dinleyici olması, söz kesmemesi, duyguları dikkate alması, söylenenlere önem vermesi ve ilgilenmesi gibi davranışlarla grup içi çatışma miktarı negatif yönlü bir ilişki göstermektedir. Eğitim müfettişleri başkanlarının grup içi çatışma miktarını azaltmada bu tür davranışlara özen göstermeleri önerilebilir. Empati ile kişisel çatışma arasında negatif yönlü ve düşük düzeyde bir ilişkinin(r= - .143), sosyal rahatlık ile kişisel çatışma arasında negatif yönlü ve düşük düzeyde bir ilişkinin(r= -.126), destekleme ile kişisel çatışma arasında pozitif yönlü ve düşük düzeyde bir ilişkinin (r=.082) olduğu görülmüştür. Empati, sosyal rahatlık ve destekleme değişkenleri, kişisel çatışma puanı ile orta düzeyde(R=.558) ve anlamlı bir ilişki göstermektedir. Empatinin kişisel çatışma üzerinde önemli (manidar) bir yordayıcı olduğu görülmüştür. Buna göre kişisel çatışma üzerinde empati yeterliğinin manidar ve ters yönlü bir etki değişkeni olduğu görülmektedir. Kişisel çatışma miktarının azaltılması gerektiği bir durumda eğitim müfettişleri başkanlarının empatik davranışlar sergilemeye özen göstermeleri önerilebilir.